Kültür Sanat Mezbahası

Terkedilmiş bir mezbahayla ne yapabilirsiniz? İstanbul ve Madrid’de buna cevap var…

Birkaç yıl önce bir arkadaşım İstanbul’da Avrupa’nın en büyük kültür, hatta biraz çaba gösterilse kültür – sanat merkezinin bulunduğunu ve bunun eski bir mezbahadan yapıldığını anlattı. “Bizde yani İspanya’da da Avrupa’nın en büyük kültür merkezlerinden biri var. Üstelik o da eski bir mezbaha” dedim. Bir keşif yapmış gibi sevindik. Ama bu sevinç pek uzun sürmedi. Zira bir şeyin “en büyük” olduğunu iddia etmek, varoluşundan beri insanın ve dolayısıyla toplumların egosunun bir parçası. Çoğunlukla da bir eksikliğin habercisi. Yine de eski bir mezbahayı, İstanbul’daki gibi Sütlüce Kongre ve Kültür Merkezi’ne (Haliç Kongre Merkezi) ya da Madrid’deki gibi El MataderoKültür Merkezi’ne çevirmek akıllıca çözümler olabilir.

Hazır İstanbul’dayken gidip bakayım dedim. Yolu biraz karışık gibi görünse de yardımsever bir otobüs şoförü yol gösterdi. Taksim’den yarım saatte bir Sütlüce’ye otobüs kalkıyor (54H). Eğer şanslıysanız ve trafiğe takılmazsanız yaklaşık yarım saat sürüyor. Madrid’deki kültür merkezi de şehir merkezinden metroyla 20 dakika uzaklıkta.

Sütlüce Haliç’in kuzey kıyısında. Bu bölge yeniden düzenlenerek biraz kafa dinlemek ve vakit geçirmek isteyenler için uygun bir alan haline getirilmiş. Tabii siyasi toplantı, düğün gibi zımbırtılar falan yoksa; çünkü burası kültürden çok siyasi kongreler için kullanılıyor gibi… Siyasi kongrelerde de genelde kültür ve sanat, davetli listesinde yer almıyor! Neyse… Otobüs sizi binanın girişine üç dakikalık yürüme mesafesinde bırakıyor. Ama yol üzerinde bulunan küçük bir restoranda yaşlı bir adam lezzetli köfteler yapıyor, güzel kokular sizi çekiyor ve 3 dakikalık yol uzuyor! Bu kısa moladan sonra iki baskın renk; sarı ve yeşilden oluşan kocaman binaya geliyorsunuz.

Burası yaklaşık 9 bin kişilikçok amaçlı bir kompleks. Toplam 157 bin metrekare. Aynı zamanda her biri kongre salonu olarak da kullanılabilecek bir sergi, bir tiyatro, bir de sinema salonu var. Bununla birlikte geniş bir açık alan, restoran gibi bir şeyler ve kokteyl salonu da mevcut. Fakat kültür merkezi olarak anılan Sütlüce’yi içeriden görmek zor, çünkü gezmek isteyince merkeze yalnız “önemli aktiviteler sırasında girebileceğimiz” konusunda uyarıldık. Önemli aktivite mi? Herhalde kültür ve sanattan daha önemli aktiviteleri beklerken kapalı tutulan bir kültür ve sanat merkezini İstanbul’dan başka yerde görmedim. Burası Matadero’nun aksine insana açık değil. Bir de şunu anladım ki, Türkiye’de kültür merkezi denince önce akla düğün geliyor.  

İNSANA KAPALI

Hasılı sinemasından ya da restoranından yararlanmak mümkün değil. O halde tur burada bitmiştir! Sütlüce’nin muadili, İspanyolca’da mezbaha anlamına gelen Matadero ise Şubat 2007’de açıldığından beri yüzlerce  aktiviteyle birlikte milyonlarca ziyaretçi ağırladı. Ve şimdiden Madrid’in en dinamik tesislerinden biri haline geldi. Belediyenin politikası binayı olduğu gibi bırakmaktı ve öyle yaptılar. Bu karar, güzel görünüşlü yeni bir bina bekleyen kamuoyunda tartışmalara neden oldu. Dürüst olmak gerekirse dışardan bakıldığında kompleksin düzelmesi için kimse bir Euro bile harcamamış gibi duruyor.

Matadero farklı aktiviteler için kullanılan toplam 148 bin metrekarelik 10 binadan oluşuyor. Bu binalardan biri olan “Intermedia”da çağdaş görsel sanat eserleri buluşuyor. Diğer bina “Abierto por Obras” her türlü sergi için… “Las Naves del Espanol” modern sahne sanatları başta olmak üzere pek çok performansa ev sahipliği yaptı. Tasarıma ağırlık verilen “La Central del Diseno”da kurslar, toplantılar, sergiler, yarışmalar ve açılış organizasyonları düzenleniyor.

Sütlüce ve Matadero’nun aynı soruya iki cevabı var. Her ikisi de ihtiyaçlara adapte edilmiş, geçmişi hatırlatarak geleceğe bakan projeler. Matadero, İspanya’nın diğer kültür merkezlerinden tamamen farklı şekilde Madrid’e yeni bir buluşma noktası kazandırdı. Sütlüce Kültür Merkezi ise gerçekte çok güzel bir fikir ama şimdilik Matadero’nun altı katından fazla maliyeti olan, boş vaatlerle dolu büyük bir salon gibi. İlk adım atılmış ama boşlukları konuşmaların, kelimelerin, kağıtların, yiyeceklerin, kahve kokusunun, farklı fikirlerin doldurması gerekiyor. Resimsiz, videosuz, heykelsiz, eleştirisiz ve böyle lezzetsiz hiç ama hiç olmuyor.

Sütlüce                                   

  • 300 milyon TL harcandı
  • Kapladığı alan 157 bin metrekare
  • Resmi açılışı Ocak 2009
  • İnşaat 1998 – 2009
  • Esas hedef: “Dünya standartlarında bir kültür kompleksi”

Matadero

  • 45 milyon TL harcandı
  • Kapladığı alan 148 bin metrekare
  • Resmi açılışı Şubat 2007
  • Yüzlerce aktivite yapıldı
  • Esas hedef: “Büyük bir sanat laboratuvarı yaratmak”

Yorum Yap

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

ARAMA